Öğrencinin okul başarısını arttırmada ailenin rolünü açıklayan güzel bir çalışma...
Okul başarısı öğrencinin bulunduğu okul, sınıf ve derse göre belirlenmiş sonuçlara ulaşmada göstermiş olduğu ilerlemedir. Ancak çağdaş anlamda başarı kavramının akademik başarı ile sınıflandırılamayacağı, bilgi ve beceri gibi bilişsel davranışlar kadar, ilgiler, kişilik özellikleri ve tutumlar gibi bilişsel olmayan davranışları da içerdiği görülmektedir.,,
Başarısızlık kavramı ise daha çok çocuğun ya da gencin uzun süreli,(bir eğitim öğretim döneminden daha uzun süre) hemen her dersten, gelişim düzeyinin ve yeteneklerinin altında başarı göstermesi ve bu başarısızlığı bir türlü telafi edememesi durumu olarak kabul edilmektedir.
Ebeveyn Tutumları
BAŞARISIZLIK NEDENLERİ
Bireysel Nedenler:
Aileye Bağlı Nedenler:
ÇOCUK YAŞADIĞINI ÖĞRENİR
Eğer Bir Çocuk
· Sürekli eleştirilmişse; Kınama ve ayıplamayı öğrenir.
· Kin ortamında büyümüşse; Kavga etmeyi öğrenir.
· Alay edilip, aşağılanmışsa; Sıkılıp utanmayı öğrenir.
· Devamlı utandırılarak terbiye edilmişse; Kendini suçlamayı öğrenir.
· Hoş görü ile yetiştirilmişse; Sabırlı olmayı öğrenir.
· Desteklenip, yüreklendirilmişse; Kendine güven duymayı öğrenir.
· Övülmüş ve beğenilmişse; Takdir etmeyi öğrenir.
· Haklarına saygı duyularak büyütülmüşse; Adil olmayı öğrenir.
· Güven ortamı içersinde yetişmişse; İnançlı olmayı öğrenir.
· Kabul ve onay görmüşse; Kendini ve insanları sevmeyi öğrenir.
· Aile içinde dostluk ve arkadaşlık görmüşse; Bu dünyada mutlu olmayı öğrenir.
DOROTHY NOLTE VERİMLİ DERS ÇALIŞMA
Başarı programla gerçekleşir. Birey için anlamlı olan amaçların yapılmış günlük programlarla adım adım gerçekleşmesidir. Belirlenmiş "kişisel amaçlar" olmadan başarılı olmak mümkün değildir. Amacını açık seçik belirlememiş bir kişi dümeni olmayan bir gemiye benzer. Gemi sürekli yol alır, içindekiler çalıştıklarını zanneder ancak geminin akıbeti şansa kalmıştır... Böyle bir gemi kayalara çarparak parçalanabileceği gibi, hiç ilgisiz bir limana da gidebilir.
Ders Çalışırken Dikkat Edilmesi Gerekenler:
Okumada Yapılabilecekler
Amaç: Okuma yaparken, mekanik olarak okumama. Ne okuduğuna (anlamsal açıdan) kendini verebilme, dikkatin artırılması ve bellekte daha fazla bilginin saklanabilmesi
Yazmada Yapılabilecekler
Amaç: Yazma işlemi sırasında ne yazdığına odaklanabilme (dikkat edebilme) ve yazılan pasaj ile ilgili daha fazla bilginin akılda kalması
Ödev Yapma Alışkanlığını Kazandırma
Çocuklarımızın zamanını verimli değerlendirmesini, etkili bir şekilde ders çalışmasını, ödev ve sorumluluklarını zamanında yerine getirmesini bekleriz. Onların yapmaları gerekenleri üstlenmek yerine yol gösteren bir rehber olmayı benimsemeliyiz. Çocuğumuzun ders çalışma alışkanlığını edinebilmesi ve kendi başına verimli çalışabilmesi için, bize düşen rehberlik görevini netleştirmede üzerinde duracağımız önerilere gelin bir göz atalım:
ÖĞRENCİLERİN DERS ÇALIŞMA ALIŞKANLIĞI KAZANMALARINDA ANNE BABALARA DÜŞEN GÖREVLER
Eğitim, insanlar ve toplumlar için vazgeçilmez bir süreçtir. Bu süreç doğumla başlar, ölüme kadar sürer. Bu süreç içerisinde anne ve babalar çocuklarına dünyayı ve yaşamayı öğretirler.
Anne ve babalar çocuk hazır olduğu zaman kendi kendine öğrenebilsin diye çocuklarına özgürlük tanırlar. Neyi ne zaman öğreneceğinin sorumluluğunu, yeteneklerine güvendikleri için kendisine bırakırlar. Çocuklarının yetenekleri konusunda kuşkuları yoktur.
Ancak, çocukları yürümeye ve konuşmaya başlayınca ana ve babalara bir şeyler olur. Etkili öğretmenliklerini yitirmeye, ödül ve ceza vererek çocuklarını zorlamaya ve başka çocuklarla karşılaştırmaya başlarlar. Bu davranışların çocuğun okula başladığı dönemde de sürdürülmesi çocuğun derslerinde başarısız olmasına ve kendi yeteneklerini ortaya koyamamasına, içine kapanık, pasif bir kişiliğe sahip olmasına neden olmaktadır.
Bunun yerine çocuğa sorumluluk bilinci aşılamak doğru olacaktır. Bunun için çocuğa kendi kendini yönetme fırsatı verilmeli, onu davranışlarının sonuçlarıyla baş başa bırakmalıdır. Çocuğa küçük yaştan itibaren yaşına, yeteneğine ve cinsiyetine uygun görevler vererek güven duygusunun pekiştirilmesine çalışılmalıdır. Örneğin, okul öncesi döneminde kendi başına yemeğini yemeye başlayan, kendi yatağında uyuma alışkanlığı yerleşen, dişlerini fırçalayıp oyuncaklarını toplamayı öğrenen bir çocukta okula başladığında verilen ödevi alıp evde yapma sorumluluğu da kolayca gelişecektir.
Anne baba olmanın en büyük erdemliliği, topluma yararlı bireyler yetiştirmektir. Topluma yararlı bireyler yetiştirmenin esası da ana babanın birer eğitimci gibi davranmalarıdır. Çocuklarının okulda başarılı olmasını istiyorlarsa çocuklarına iyi bir 'Model' olmalıdırlar.
Bu nedenle anne babalara çocuğunun ders çalışma alışkanlığını kazanmasında önemli görevler düşmektedir:
ÇOCUKLARIMIZIN OKULA UYUMU
Okul yılları, çocuğumuz ve bizim için beklenmedik, alışılmadık deneyimlerle dolu bir süreçtir. Bu dönem yeni ve güzel olduğu kadar da güç bir dönemdir.
Çocuğun toplumsallaşmasında temel kurumlar aile ve okuldur. Çocuk ev ortamından okul ortamına geçtiğinde uyulması gereken çeşitli kurallar ve özümsenmesi beklenen bilgiler bulur.Bireyin uyumlu olması demek: karşılaştığı sorunlarla doğrudan doğruya başa çıkabilmesi engelleri hoşgörü ile karşılaması, başkalarının arkadaşlığından hoşlanması ve onlarla iyi ilişkiler kurması demektir.
İlkokul, çocuk için yepyeni bir sosyal çevredir. Okulun uyulması gereken kuralları, tanımadığı çocuklarla ve öğretmenlerle karşılaşması, başarmak zorunda olduğu öğrenim görevleri, onun bu yeni çevreye uyum sağlamasında güçlüklerle karşılaşmasına neden olabilir. Eğer ailesi okul öncesi dönemde çocuğun sosyalleşmesi için ortamlar yaratabilmiş ve bu yönde destek olabilmişse çocuk, akranlarına ve sosyal kalıplara kolaylıkla ve yeterli derecede uyabilir.
Okula başlama yepyeni bir dünyanın başlangıcı olması nedeniyle, çocuklarda farklı birtakım tavırların oluşmasına neden olabilir. Bu dönemde çocuklar hem grup başarılarına, hem de kişisel başarılara ilgi duyarlar. Birlikte çalışmaktan ve birbirlerine yardım etmekten zevk alırlar. Çocuk okula başladığında, sosyalleşmesi yolunda öğretmen ve ailesine oranla daha büyük ilgiyi arkadaş grubundan görür.
Çocuklarımızdaki uyum güçlüklerini nedenleri üzerinde durduktan sonra bu konuda neler yapabiliriz sorusuna cevaplar arayalım.
AİLELERE ÖNERİLER:
OKUMA ALIŞKANLIĞI
Okuma alışkanlığı, küçük yaşlarda edinilmesi gereken bir özeliktir. Anne baba olarak çocuğumuzun hayatının her döneminde model olmamız gerektiği unutulmamalıdır. Ailenin kitap okumadığı bir evde çocuğun da böyle bir alışkanlığı edinmesi beklenemez.
Çocuğumuzu, küçük yaştan itibaren renkli ve dikkatini çekebilen kitaplarla tanıştırmalı ve mümkünse okuyacağı kitabı kendisinin seçmesine izin vermeliyiz. Alışkanlığı geliştirebilmek için uyumadan önce kitap okumasına zaman ayırmasını sağlamalıyız. Mümkünse bunu ortak kitap okuma saati haline getirmeliyiz.
OKUL BAŞARISININ ÖN KOŞULU: OKUL AİLE DAYANIŞMASI
Anahtar Sözcükler: Okul aile ilişkisi, öğrenci başarısı.
Öğrenme-öğretme sürecine ilişkin olarak okul başarısını artıran faktörler üzerinde yapılan araştırmalar, okul başarısı üzerinde okul-aile dayanışmasının önemli bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Aile içi uyumun, ailenin destekleyici yaklaşımının ve ailenin okul etkinliklerine katılmasındaki çeşitliliğin, okul başarısı üzerinde önemli etkileri vardır.
Çocuğun ilköğretime başlamasıyla birlikte, öğrencinin okul başarısı üzerinde rol oynayan çevresel etkiler toplumun daha geniş bir kesimine doğru genişler. Fakat aile etkisi bütünüyle ortadan kalkmaz. Günün 24 saati içerisinde okul saatlerin miktarı göz önüne alınırsa, çocuk yaşamının ¾'nün bu dönemde de aile içerisinde geçirildiği gerçeği ortaya çıkar. Bu durum, okul yıllarında da çocuk-aile etkileşiminin önemini göstermektedir.
Anne-babanın çocuk üzerindeki etki alanı çok geniştir. Bir bakıma, anne babalar 0-6 yaş döneminde hem çocuklarına tüm gereksinimlerinin yerine getirilmesinde en yakınında olan kişiler, hem de ilk öğretmenleridirler. İnsan kişiliğin gelişimsel temellerinin 0-6 yaş döneminde atıldığı göz önüne alındığında, eğitsel kimliğin belirlenmesinde anne-baba rolünün önemi daha da iyi anlaşılmış olur.
ANNE-BABA VE OKUL İŞBİRLİĞİ
Anne-babaların, üzerinde durduğu en önemli konulardan biri, çocuklarının iyi bir eğitim alıp alamayacağıdır. Bu açıdan anne-babaların, çocuklarının eğitim yaşantılarını nasıl destekleyecekleri önem kazanmaktadır. Anne-babalar çocuklarının okul dışındaki öğretmenleridirler. Bu nedenle de öğretmenler, anne-babaların çocuklarına okul dışında yaptıkları eğitim uygulamalarının doğruluğundan kaygı duymaktadırlar. Öğretmenler; "Öğrenci ne tür bir eğitim ortamında yaşıyor? Aileler çocukların ödevlerini yapmalarına ne tür yardım sağlıyorlar? Aileler, okulu ve öğretmenleri eleştiriyorlar mı? Çocuklarının okul ve derslerle ilgili sorunlarını önemseyip ilgileniyorlar mı?" gibi sorulara yanıt ararlar. Anne-baba ve öğretmenler, çocuklara elverişli bir öğrenme ortamı yaratabilmek için ortak bir çaba göstermelidirler. Çocuğun evde oluşan ilk öğrenme deneyimleri, okuldaki öğrenme girişimlerine destek sağlayarak, öğretmenin sınıf içi uygulamalardaki başarı şansını yükseltir. Bu yüzden öğretmenlerin çocuğun aile ortamlarını iyi değerlendirmeleri ve onun daha iyi eğitimine olanak hazırlamak amacıyla aile sorumlularıyla iletişim kurmaları önemlidir
Okulda kazandırılan davranışların, evde anne-babalar tarafından da desteklenmediği sürece okul eğitiminde başarıya ulaşmak olası değildir. Okul ve aile iki farklı toplumsal kurumdur ve farklı beklentiler etrafında şekillenmişlerdir. Bu iki farklı kurumun çocukların eğitimleri konusunda çıkar birliğine getirilmesi gereklidir. Sorun özellikle okul eğitiminin başlangıcı olan ilköğretim birinci sınıflar için çok daha önemlidir; çünkü en temel çalışma ve öğrenme becerileri bu yılda oluşturulmaktadır.
Öğrenci karneleri, öğrencilerin okul başarıları hakkında velileri bilgilendirmenin geleneksel yoludur. Ancak, bu karneler velilerde yanlış yorumlara neden olabilecek bir çok eksik bilgiyle doludur. Sadece her bir ders hakkında, A, B, C gibi sembolik değerlerle yapılan notlandırma, öğrencilerin ilgileri, gelişimleri, tutumları ve performansları konusunda çok sınırlı bilgi vermektedir.Bu yüzden aileler çocuklarını karneyle değerlendirmemeli;onların okul ve öğretmenleriyle sürekli iletişim içinde olmalıdırlar.
Adres:
Sarıkaya Mah. K.Çelik Sk. No.20 Ormanlı / Kdz.Ereğli / Zonguldak
Telefon
03723446019